-
1 çam devirmek
ля́пнуть, сморо́зить -
2 çam devirmek
drop a brick, drop a clanger, make a faux pas, make a boner -
3 çam devirmek
to drop a brick, to drop a clanger, to blunder, to boob -
4 çam
çam Tanne f; Kiefer f, Föhre f;çam devirmek einen Fauxpas begehen;çam yarması lange(r) Laban; adj robust;fıstık çamı Pinie f -
5 çam
-
6 çam
-
7 çam
1. pine, pine tree. 2. pine, made of pine. - devirmek 1. to put one´s foot in it, put one´s foot in one´s mouth, make a tactless or embarrassing mistake. 2. to upset the applecart, ruin something that was going fine. - iğnesi/pürü pine needle. - yarması 1. big and brawny, big and burly, husky. 2. big and brawny person, (a) husky. - yarması gibi big and brawny, big and burly, husky. -
8 disgrace oneself
çam devirmek, kendi kendini rezil etmek, gaf yapmak -
9 drop a brick
çam devirmek, pot kırmak -
10 drop a clanger
çam devirmek, gaf yapmak, pot kırmak -
11 make a boner
çam devirmek, pot kırmak -
12 make a faux pas
çam devirmek, gaf yapmak, pot kırmak -
13 disgrace oneself
çam devirmek, kendi kendini rezil etmek, gaf yapmak -
14 drop a brick
çam devirmek, pot kırmak -
15 drop a clanger
çam devirmek, gaf yapmak, pot kırmak -
16 make a boner
çam devirmek, pot kırmak -
17 make a faux pas
çam devirmek, gaf yapmak, pot kırmak -
18 drop a brick
çam devirmek, pot kirmak -
19 drop a brick, clanger
çam devirmek, pot kirmak -
20 blunder
n. pot, gaf, falso————————v. pot kırmak, gaf yapmak, düşünmeden söylemek, tökezlemek, sendelemek, çam devirmek* * *1. hata yap (v.) 2. hata (n.) 3. pot kır (v.) 4. gaf (n.)* * *1. verb1) (to stumble (about or into something): He blundered into the door.) çarpmak2) (to make a (bad) mistake: He really blundered when he insulted the boss's wife.) pot kırmak, gaf yapmak, çam devirmek2. noun(a (bad) mistake.) gaf
- 1
- 2
См. также в других словарях:
çam devirmek — karşısındakine dokunacak veya kötü bir sonuç doğuracak söz söylemek Bu hoppa oğlan, karısına ne diller dökecek, ne potlar kıracak, ne çamlar devirecekti. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
çam — is., bit. b. Çamgillerin örnek bitkisi olan, dört mevsim yeşil kalabilen, iğne yapraklı, yurdumuzda birçok türü yetişen bir orman ağacı (Pinus) Birleşik Sözler çam balı çam bölmesi çam fıstığı çam sakızı çam yarması çam yeşili … Çağatay Osmanlı Sözlük
gaf yapmak — bilmeden yersiz bir davranışta bulunmak veya başkasını incitecek söz söylemek, pot kırmak, çam devirmek Sesinde ve tavrında hiçbir değişiklik olmamasına rağmen bir gaf yaptığımı zannederek kulaklarıma kadar kızardım. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük
